Bu Yazıyı Sesli Dinleyin
Federal Rezerv‘in yeni bir teorisi var: Tahvil piyasası enflasyonu kontrol altına almak için yeterli sıkılaştırma sağlıyor, bu nedenle Fed‘in bu yıl faiz oranlarını tekrar artırmasına gerek yok.
Ancak, bu teorinin bazı ciddi kusurları var
- Yüksek vadeli prim, hükümetin ekonomiyi canlandırmak için ihtiyaç duyduğu aşırı borçlanmadan kaynaklanıyor olabilir.
- Fed’in piyasalar tarafından faiz oranlarını artırmaya (veya yükseltmemeye) itilmesi tehlikelidir.
- Düşen tahvil getirileri Fed’in geçen yılın sonundaki sıkılaştırmasını telafi etmekten daha fazlayken Fed tam tersini yapma ihtiyacını hissetmedi, peki neden şimdi?
Chicago Fed ve Goldman Sachs‘ın Finansal Koşullar Endekslerine göre, finansın ekonomi üzerindeki genel etkisi bir yıl öncesine göre hâlâ daha az kısıtlayıcı.
Bu, tahvil getirilerindeki son sıçramaya ve Fed’in faiz oranlarını yüzde 2’den fazla artırarak %5,25 ile %5,5 aralığına yükseltmesine rağmen gerçekleşti.
Yalnızca Hazine getirileri yerine finansal koşullara odaklandığınızda, daha fazla faiz artırımının gerekli olduğunu kolaylıkla iddia edebilirsiniz; Fed’de dolaşan yeni doktrinin tam tersi.
Özetle, Federal Rezerv’in yeni teorisi, enflasyonla mücadelede piyasaların yeterli sıkılaştırma sağladığına dayanıyor. Ancak, bu teorinin bazı ciddi kusurları var ve piyasanın yeterli sıkılaştırma sağlayıp sağlamadığını belirlemek için finansal koşulların tamamını göz önünde bulundurmak gerekiyor.